Melda'cılar ile Eda'cılar kapışıyor

19.08.2009
Atv'nin izlenme rekorları kıran dizisi 'Unutulmaz'da Melda (Sinem Öztufan) ve Eda (Özlem Yılmaz) arasında yaşananlar, izleyiciyi de gerdi. Hayranları dizinin resmi internet sitesinde Eda'ya sahip çıktı
atv'de çarşamba akşamları ekrana gelen 'Unutulmaz' dizisi, Yeşilçam filmlerini andıran melodramı, diyalogları, müzikleri ve oyuncuların performanslarıyla reyting rekorları kıran bir dizi haline geldi. 'Unutulmaz'; iki kız kardeşin aşık olduğu zengin adamın kimi seçeceği sorusu ile izleyiciyi ekrana bağlıyor. İki kız kardeş arasındaki farklı değer yargıları ve çatışma, seyirciyi Eda'cı ya da Melda'cı yaptı. Dizinin fanları internet sitesinde analizler yapıyor, toplumbilimci gibi çözümlemelerle tartışıyor. Mesela Melda kötü elbise giyince fanları ayaklanıp, Eda'yı öne çıkardıkları için senaristleri e-mail yağmuruna tutuyor.Ya da şöyle yorumlarda bulunuyorlar: "Kardeş rekabeti basitçe hayatın bir gerçeğidir. Ve bu rekabette bir kazanan yoktur!" Biz de prodüksiyonu, rejisi ve senaryosu ile yaz dizilerinden çok farklı bir zenginlik sunan 'Unutulmaz'ı farklı kılan ne?' dedik ve dizi ekibine sorduk.

SENARYO GRUBU:
Kardeşlerimiz, nasıl beraber oynayacağımızı, çalışacağımızı, çarpışacağımızı gösteren modellerimizdir. İlk birliğimizi, ilk düşmanlıklarımızı şekillendirirler. Gerçek hayatında da bunu yaşayan seyirci, bu hikayede bu durumu içselleştirerek kendisini de bu rekabet ortamında ve karakterlerin yanında hisseder. Benzer bir çıkmazda kaldıklarında ne yapacaklarını, daha da önemlisi ne yapmaları gerektiğini sorgularken karakterleri en ağır şekilde eleştirmekten de geri kalmazlar. Hikayenin en dikkat çekici durumu, seyirciyi keskin taraflara ayırmasıdır. Harun'un Eda'yla olması gerektiğini savunanlar, Melda'yla olmasını isteyenler ve üçüncü bir alternatif yaratıp Tolga'nın Eda'yla olmasını bekleyenler aslında hikayenin karakterleri gibi aşkın gücü ve toplumsal değerlerin etkisi altında kalıyorlar.

OYUNCULAR:
Sinem Öztufan (Melda): Dizi güzel başladı ve daha iyi olacak inşallah. Ben bu işlerin ekip işi olduğuna inanırım. Yönetmenimiz ve oyunculardan set ekibimize kadar gerçekten herkes çok çalışıyor. O kadar sıcak ki setimiz, sanki aylardır berabermişiz gibi... Ekibimizin enerjisi ve uyumu ekrana yansıyor diye düşünüyorum. Yani her başarılı bir işin arkasında mutlaka iyi bir ekip vardır. Deniz Gökçer (Saadet): Bir dizide senaryo, reji, oyuncu; bu üçü çok önemli. Senaryoda birazcık eski Türk filmlerini hatırlatır bir tema var, bu da bizim halkın hoşuna gidiyor. Tempo güzel, yönetmenin de burada çok önemi var. Ersoy Güler gerçekten iyi bir yönetmen. Oyuncular da çok başarılı ama yine de ben bu kadar erken birinci olacağımızı düşünmemiştim. Ben bile diziyi izlerken; sonu acaba nasıl bitecek diye merak içinde kalıyorum. Aslında düşündüğümüzün üzerinde bir netice aldık. Buğra Gülsoy (Tolga): Sokakta ya da markette beni durdurup dizinin şimdiden müdavimi olduğunu söyleyen birçok insan var. Ekibime ve projeye çok inanıyorum. Ahmet Uz (Cemil): Daha ilk bölümde 35. bölüm çekiliyormuş gibi kaynaştık. O samimiyet oluştu. Televizyon samimiyetsizliği kabul etmiyor. Aliye Uzunatağan (Türkan): Rol yapmadığımızı söyleyebiliriz, ağlama sahnelerinde herkes ağlıyor. Sinemada seyirci salona giriyor ve baştan sona izliyor, televizyonda öyle değil. Evdeki insanı televizyon karşısına oturtmak ciddi bir oyunculuk gerektiriyor.

YÖNETMEN:
Ersoy Güler: Türk halkının kendisini içinde bulduğu çok güçlü bir dram olması ve Türkiye'de ilk kez gerçek bir imkansız aşk hikayesinin ekrana yansıması 'Unutulmaz'ı daha da gerçek kıldı.